Bölgede yetişen sebze ve meyvelerin yanı sıra şifalı otların da yer aldığı Demirci tarhanası, günlerce çalışan kadınların tüketimine hazır hale getiriliyor.
Kış aylarının vazgeçilmez çorbalarından biri olan tarhana, Demirci’de yöreye özgü yöresel yöntemlerle hazırlanıyor. Ülkenin farklı bölgelerindeki tarhanalarla karşılaştırıldığında hünnap, iğde, kuşburnu, nane ve alıç gibi farklı şifalı bitkileri de içeren tanımlama, bölge kadınları tarafından ortaklaşa yapılıyor.
Domates, patates, soğan, fasulye, nohut, elma, ayva ve sarımsaktan oluşan tarhana karışımı odun ateşinde kaynatılıyor. Daha sonra su değirmeninde öğütülen unla hazırlanan hamurla karıştırılan tarhana karışımı bir gün daha bekletildikten sonra küçük parçalara bölünerek bir bez üzerinde kurutulur.
Kurutulan tarhana modülleri kadınlar tarafından ufalanarak toz haline getiriliyor. Elenen tarhana tozu bir bezin üzerine serilip bir süre bekletildikten sonra tüketime hazır hale gelir.
Sevinçler Mahallesi sakinlerinden Ayten Dönmez ise yıllardır yaptıkları gibi tarhana yaptıklarını söyledi.
Sönmez, “Tarhana, kadınların kolektif emeğiyle yapılıyor. Tarhanayı yaparken önce biberlerimizi doğrayıp domatesle birlikte kazana atıyoruz. İçerisine meyve, sebze ve patates, kuşburnu, hünnap, soğan, sarımsak gibi otlar koyuyoruz, elma ve ayva. Karışımını bulmak için kazanımızı odun ateşine koyduk. “Bir gün kaynatırız.” dedi.
Keziban Baş ayrıca sonbaharda yaptıkları tarhanayı kışın şifa amaçlı tükettiklerini anlattı.
Komşularıyla hazırladıkları tarhanayı birçok bölgeye gönderdiklerini vurgulayan Baş, “Kış boyunca şifalı bir besindir. Kesinlikle bozulmaz. Hasta olduğumuzda çok içeriz.” dedi.
