Haber

Başkan Yardımcısı Oktay canlı yayında soruları yanıtladı: (1)

Başkan Yardımcısı Fuat Oktay, “Cari açık açısından en büyük alanlarımızdan biri savunma sanayiydi. Yüzde 15-20’lerden yüzde 80’lere getirdiğimizde bu çok ciddi bir katma değer sağladı.” söz konusu.

AK Parti’nin Ankara’dan milletvekili adayı olarak gösterilen Oktay, Ülke TV’de katıldığı canlı yayında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Birincil tıpta seçimi bitirme yönünde çalıştıklarını ve sahadan aldıkları geri bildirimlerin de beklentilerini desteklediğini belirten Oktay, “Türkiye’nin geleceği için güven ve istikrar konusu çok önemli. Bakmıyoruz. Olaya sadece seçim olarak bakıyoruz. Biz buna Türkiye’nin istikrarı, kalkınması ve kalkınması olarak bakıyoruz.”

Yurt dışında 1 milyon 200 bine yakın kişinin oy kullandığına işaret eden Oktay, “2018’de toplam seçmen sayımız 1 milyon 50 bin civarındaydı. Dün itibariyle bunu aştık. Şu anda 3.4 milyon seçmenimiz ve 277’miz var. Türkiye’deki gelişmeler, Muhalefetteki kargaşa ve Türkiye’ye yönelik tehditlerin içeriden ve dışarıdan çok belirgin hale gelmesi, bunun çok net bir şekilde dile getirilmesi aslında seçmenlerimizi daha da motive ediyor.” sözünü kullandı.

“Her şeyi daha net hale getiriyor”

Oktay, Türkiye’de 14 Mayıs seçimlerine ilişkin yabancı basında çıkan haberlerle ilgili soruya şu yanıtı verdi:

“Milletimiz açısından baktığımızda bu tür haberler olayı çok daha net ortaya koyuyor. Türkiye’deki seçimler neden dünyanın en değerli seçimi olsun? Evet Türkiye değerlidir. başkaları için en değerli ve mutlaka izlenmesi gereken merkez mi oldu?Oburların kendi ülkelerindeki çıkarlarınaydı.Kendi belirledikleri dış politikaları vardı.Bu politikaları uygulayan ülkeler vardı.Bu ülkelerden biri de Türkiye idi.Hangi bölge? Balkanlar, Orta Doğu, Orta Asya ve bir ölçüde de Afrika ile ilgiliydi.Özellikle Batı’nın bölgesel hedefleri belirlidir.Bölgenin yeniden yapılanması ile alakalıdır. bölge belli aslında bir geçiş dönemi olan türkiye’nin ucunda yeni bir terör devletinin kurulması. nihai hedefin orada terör devleti olarak kalmayacağını da biliyoruz asıl olan bölgeyi tamamen yeniden şekillendirmekti. , ondan önce Türkiye engeldi çünkü daha önce olduğu gibi politikalarını uygulayacak bir Türkiye, Türkiye’de yönetim ve cumhurbaşkanı yoktu.”

Türkiye’nin bölgenin yeniden yapılanmasına yönelik hamleleri ertelediğine işaret eden Oktay, “Ne olursa olsun bunu yapmak istiyorlar. Bütün çabaları bu konuda… Batı, savaşın bir anda biteceğinden korktu. Doğu-Batı güç mücadelesinin ve kaymasının getireceği kaoslardan, çatışmalardan ve komplekslerden yukarda bahsediyorduk.Fransa’nın Türkiye düşmanlığı neden kaynaklanıyor?Afrika’ya olan ilgisiyle alakalı.Oraya girmiş olması zulmü ve zulmü gözler önüne seriyor. Orada Fransa ve benzeri ülkelerin zulmü var. Türkiye yardım ederek ve eşit mesafeden giriyor. Bu olunca birden rahatsız oluyorlar.” görüşünü paylaştı.

“Farklı bir yol denedik”

Oktay, orta ve uzun vadede ekonomiye ilişkin istikrar ve güven ortamı sağlamayı hedeflediklerini belirterek, pandemiden bu yana piyasalarda ve tedarik zincirlerinde aksamalar yaşandığını ve bu kırılmaların beklenmedik davranışlara, fiyat ve enflasyona dönüştüğünü söyledi. artışlar.

Başkan Yardımcısı Oktay, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Birçok ülke faiz artışlarını enflasyonla mücadele anlamında kullandı. Biz farklı bir yol denedik. Pandemi döneminde başlayan ve ardından Rusya-Ukrayna kriziyle güç krizine dönüşen yapıda ısrarla bunun olacağını öngördük. özellikle tedarik konusunda bir boşluk olsun.Tek merkezli yapıdan çoklu üretim merkezlerine dönüşecekti.Biz bunu tasavvur ettik, fırsata çevirmek istedik.Biz bunu fırsata çevirmek dediğimiz bir teknikle istedik. yatırımla, istihdamla, üretimle, ihracatla, cari fazlayla büyüme… Faizleri artırdığınızda yatırımlar azalacak, istihdama ve işsizliğe yansıyacak, bu da yine üretimin ve ihracatın yeniden düşmesine neden olacak… Sakinlik olurdu.Aslında yüksek faiz politikası çerçevesinde bu ülkelerin birçoğunda durgunluk belirtileri görülmeye başlandı.Yatırımları ve istihdamı farklı bir şekilde artırma kararı aldık. Özellikle işsizliği azaltmak istedik. Üretimi artırmak için yatırımcı ve işletmecilere kredileri ucuzlatma ve daha düşük faiz oranlarıyla gitme politikasını tasavvur ettik. İhracat artışı çerçevesinde doğru bir istikamette hareket etmemize vesile oldu. İşsizliği düşürdük. Buradan farklı bir boyuta geçmek istiyoruz. Cari fazla amaçlı büyümede, üretimi istikrarlı bir şekilde artırmak zorundasınız. Buna nereden başladık? Savunma sanayi cari açık açısından en büyük alanlarımızdan biri oldu. Yüzde 15-20’lerden yüzde 80’lere getirdiğimizde bu çok önemli bir katma fiyat sağladı. Şimdi güç, yerlilik ve millileşme ile devam ediyoruz. Dışarıdan verdiğimiz 100 milyar doların 50 milyar dolarının içeride kaldığını hayal edin. Rusya-Ukrayna kriziyle birlikte bir yılda 60 milyar dolarlık ek elektrik maliyetimiz çıktı. Bunu sağlıkta yapmaya başladık. Sağlıkta sadece kendi vatandaşlarımıza sağlık hizmeti vermekle kalmayıp sağlık turizmine dönüş yapmaya başladık. Ayrıca turizm alanında da 50 milyon turisti aştık.”

Gıda alanında yapısal bir dönüşüm ve arz güvenliğini sağlamayı hedeflediklerini, tarımda sözleşmeli üretimi gündeme getirdiklerini belirten Oktay, belirlenen ihtiyacın sözleşmeli üretimle karşılandığı bu yöntemle dalgalanmaların arttığını söyledi. gıda arzının önüne geçilecek ve hem çiftçinin hem de tüketicinin kazanacağı bir “kazan-kazan” ilişkisi kurulacaktır.

Oktay, kira artışlarında geçici olarak yüzde 25’lik bir üst sınır belirlediklerini ve ev sahiplerine “merhametli olun” dediklerini belirterek, konut arz güvenliğini sağlamak için konut üretimini hızla artırdıklarını kaydetti.

(sürecek)

yunusemrehaber.com.tr

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu